Uşak Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili Ali Karaoba TBMM'de 2022 yılı merkezi yönetim kesin hesap kanunu teklifinin görüşmelerinde söz aldı.

Kuzey Irak’taki operasyonlarda 2 günde 12 kahraman askerimizi şehit vermenin acısına değinen Karaoba 

Ülkemiz için canlarını feda eden askerimize Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyorum.
Umarım yaralı askerlerimiz de bir an önce sağlıklarına kavuşurlar.
Milletimizin başı sağ olsun.diyerek taziyelerini iletti.
 

Daha sonra bütçeye dair konuşmasına geçen Karaoba sözlerini şöyle sürdürdü .

- Türkiye’deki tüm kesimleri kapsamaktan uzak, akla yatmayan bir bütçeyi daha görüşüyoruz.
 
Ben, dayatmaya çalıştığınız bu bütçeyi farklı bir açıdan değerlendirmek istiyorum.
 
Bir hekim olarak, Kadın doğum ve tüp bebek uzmanı olarak 2002 yılından beri yüzlerce bebek elime doğdu.
 
O günlerde gözlerini AKP Türkiye’sine açan bebeklerimiz üniversite öğrencisi oldular, mezun olup çalışmaya başladılar. Ne yazık bu gençlerin büyük bir bölümü yurtdışına gitmek için yollar ararken, geri kalanları mutsuz bir şekilde hayatta kalmaya çabalıyor peki bu bütçe onların bütçesi mi?
Kesinlikle hayır.
Bu bütçe kimin bütçesi biliyor musunuz?
 
Anlatayım,
2002 yılında doğan, şu anda kamuda hemşire olarak çalışan ve yıllık 400 TL giyim yardımıyla tüm giyim ihtiyacını karşılaması beklenen Ceydaların DEĞİL,
Devlet hastanelerinden randevu alamayan, Ultrason ve MR için bile 5 ay bekleyen, 7500 TL emekli maaşla ÖZEL HASTANELERE MAHKûM ETTİĞİNİZ vatandaşlarımızın HİÇ DEĞİL,
Türkiye’deki sosyal sağlık sistemini çökertmek isteyen ve doyumsuzca zenginleşen, özel hastane sahibi bakanlarınızın bütçesidir.
 
 
Bu bütçe, 18 yaşını doldurduğu gün, ÖTV ve KDV zulmüyle hayatı zindana dönen gençlerin, ilköğretimde karnını doyuramadığımız çocuklarımızın DEĞİL,
Devletin KYK yurtlarında bakımını beceremediğiniz asansörlerde kaybettiğimiz Zerenlerin HİÇ DEĞİL,  
FETÖ darbesinden ders almayan, Laik Cumhuriyet karşıtı cemaat ve tarikatlarla protokol imzalamaktan gurur duyan milli eğitim bakanınızın bütçesidir.
 
Bu bütçe, halkın haber alma özgürlüğü için gazeteci olan, KYK borçlarını ve kirasını ödeyemediği için intihar eden Enes’lerin DEĞİL,
Özel uçaklarda, birinci sınıflarda; pahalı kol saatleriyle seyahat edenlerin, gecekondudan yalılara sıçrayanların, gazeteciliğin adını kirleten sözde medya şarlatanlarının alkışladığı bütçedir.
Bu bütçe,
Yurt dışından burs kazanmasına rağmen Rektörün keyfi kararlarıyla ülkemizi temsil hakkı elinden alınan GENÇ akademisyenlerin DEĞİL,
İBB Döneminizde “benim bacım mantığıyla” sınavsız bir şekilde yüzbinlerce dolar burs verdiğiniz, belediyenin kapısına 1 gün dahi gelmeyen Merve Kavakçı gibilerinin bütçesidir.
 
 
Bu bütçe, vergi borcu silinen hırsız bir mütehatin açgözlülüğü yüzünden depremde hayatını kaybeden Ömerler’in DEĞİL,
İnsanlarımız göçük altında ölürken, kurtulanlar sığınacak yer ararken çadır satan Kızılay başkanınızın bütçesidir!
 
Değerli Milletvekilleri,
Bu bütçe, Hükümetinizin "Bir kuruş vermeden yapıyoruz" diye her fırsatta övündüğü, bataklık bir sistem olan “Kamu-Özel İşbirliği” temelli bir bütçedir.
Türkiye’nin kaynaklarını sömüren bu projeler için 10 yılda ne kadar para harcanacak biliyor musunuz?
TAM 32 milyar dolar!
Bu 32 milyar doların içinden bir örnek vereyim;
Uşak Havaalanı’nı kapattınız.
Uşak, Afyon ve Kütahya’nın hepsine uzak, yolcu garantili batık bir proje uydurdunuz. Bu projenin adı: Zafer Havalimanı.
Zafer Havaalanı’nda 2023’ün ilk 8 ayında;
Garanti edilen yolcu sayısı: 878.bin
Gerçekleşen yolcu sayısı: 31.bin
Ortalama üç aylık garanti ödemesi 1 MİLYON EURO civarında.
Hata payı: % 96,4.
Artık bunun adı hata payı değil, düpedüz hırsızlıktır.
 
Bu örnek bile tek başına sizin bu bütçeyi vatandaşlarımız için değil, yandaşlarınız için yaptığınızın göstergesidir.
Daha durun, devam edeyim,
Bu bütçe, 22 yaşındayken sözleşmeli öğretmen sistemine mahkûm ettiğiniz ve mobbing yüzünden intihar eden Saadet Öğretmenlerin DEĞİL,
Avcunun içine kopya yazmadan dua okuyamayanların, 50 milyar TL bütçeyle lüks içinde yaşayan, 29 Ekim’de ve 10 Kasım’da Atatürk’ü bile ANAMAYAN diyanet işleri başkanınızın bütçesidir!
Bu bütçe, üniversite mezunu olmalarına rağmen iş bulamadıkları için moto-kurye olmak zorunda kalan binlerce gencimizin, eşini ve iki çocuğunu geride bırakan Yunus Emre Göçer'in DEĞİL,
Somali Cumhurbaşkanının katil oğlunu kendi vatandaşından üstün görenlerin bütçesidir!
 
 
Bu bütçe, Avrupa Şampiyonası’nda Türkiye’yi temsil hakkı olmasına rağmen federasyonun para olmadığı gerekçesiyle Avrupa’ya göndermediği Türkiye şampiyonu boksör İbrahim’in DEĞİL,
Milyonlarca doları kayıt dışı bir şekilde fonlayanların, gelir vergisi ödemeyenlerin, çantalarla para transferi yapanların, “karanlık ilişkilerinden dolayı” kimsenin hesap sormadığı futbol simsarlarının, FONCULARIN bütçesidir.
 
Bu bütçe, Türkiye için üretmek isteyen; gübre, mazot fiyatları altında ezilen genç çiftçi Bayramların DEĞİL,
Bulgaristan’dan saman, Brezilya’dan sığır ithal edenlerin,   2002’den önce “Türkiye’de traktör yoktu” yalanını söyleyebilen vekillerinizin bütçesidir.
 
 
 
Bu bütçe, İhanet ettiğiniz İstanbul’da; asgari ücret ve emekli maaşıyla hayatta kalmaya çalışan, enflasyonun altında ezilip kira ÖDEYEMEYEN İSTANBULLULARIN DEĞİL,
 
20 yıl boyunca İstanbul’a ihanet edenlerin, şehri şantiye ve rantiyeye çevirenlerip hesap vermeyenlerin bütçesidir.
 
Bu bütçe, ev kiralarının çok pahalı olmasından yakınıp, annesine taşınan, Aylık 161 BİN TL, YILLIK 2 MİLYON TL maaşla şikayet eden Merkez bankası başkanının bütçesidir.
 
 
Bu bütçe tıpkı daha önce hazırladığınız 20 bütçe gibi,
- Çift maaş alan bürokratların,
- Devlet bankasında huzur hakkı alan güreşçilerin,
- Bakanlarınızla boy boy fotoğrafı olan uyuşturucu kaçakçılarının, pudra şekerci gençlerin,
- Rüşvet tarifeli hukuk sisteminizin,
- Binlerce insanımız ölürken kendi bakanlığına dezenfektan satan bakanlarınızın,
- Sporun her kademesine sülük gibi yapışmış bahis çetelerinin,
- Deprem vergilerinin ve TRT paylarının hesabını veremeyenlerin,
- Beslemekten BIKTIĞIMIZ 5’li çetelerin bütçesidir.
 
Bu bütçe;
- 1000 odalı saraylarınızın, 100 araçlı korumalarınızın, yolcu garantili boş havaalanlarınızın, geçiş garantili yollarınızın, hasta garantili hastanelerinizin, milyar dolarlı BANKA HESAPLARINIZIN bütçesidir!
 
Değerli Milletvekilleri,
Elinizi vicdanınıza koyun diyeceğim ama biliyor ve görüyorum ki artık o da yok sizde!
Ülkede sizi eleştiren, gerçekleri söyleyen herkesi rahatça terörist ilan ediyorsunuz.
Gazetecileri, sanatçıları, siyasetçileri, akademisyenleri, memurları, işçileri, öğrencileri terörist ilan ettiniz.
 
Yetmedi;
Soğancıyı, çiftçiyi, pazarcıyı, emekliyi, sağlıkçıları da terörist ilan ettiniz.
Herkese kulak tıkıyorsunuz. Bildiğiniz yapmaya, yanlış yapmaya devam ediyorsunuz. Sonra da KANDIRILDIK DEYİP PİŞMAN OLUYORSUNUZ.
 
 
 
 
Bu bütçede,
- Hala konteynırda kalan Depremzedelerimiz YOK,
- Taşeron İşçilerimiz,
- Liyakatli Memurlarımız YOK,
- Geçinemeyen Emeklilerimiz, Çiftçilerimiz,
- Akademisyenlerimiz - Sanatçılarımız YOK
- Polisimiz, askerimiz,
- Şehit ve gazi yakınlarımız, YOK,
- Atanamayan Öğretmenlerimiz, Öğrencilerimiz,  
- Şiddet gören sağlıkçılarımız YOK
- Koruyamadığımız Madencilerimiz,
-Tecavüze uğrayan çocuklarımız, katledilen kadınlarımız, engellilerimiz Hiç Yok!
 
BU BÜTÇEDE,
VERGİLERİMİZİN HESABI YOK!
 
Bu bütçede,
İsraf var, rant var,
Milletimizin ahı var,
HESABINI BİR GÜN VERECEĞİNİZ YOLSUZLUKLAR VAR!
 
Değerli arkadaşlar,
 
Sözlerime, 24 Kasım’daki konuşmasından bile rahatsız olup göz altı süreci başlattığınız öğretmenimizin cümleleriyle son vermek istiyorum.
 
“Koskoca ülken Araplar için darphane, Bulgarlar için AVM, Suriyeliler için doğumhane, bizim için tımarhaneye dönüştürülmeye çalışılırken siz neredeydiniz?” diye soran öğretmenimize selam olsun!
 
"evi yıkık, halısı hasır, döşeği çuldur.
oğlu şehit, torunu yetim, gelini duldur.
neden vatanı koruyanlar hep yoksuldur?"
 
diyor,
 
Vatandaşın değil, yandaşın olan bu bütçeye grubumuz adına hayır diyor,
Gazi meclisi saygıyla selamlıyorum.

Sözleri ile bitirdi.

Ahmet Itil/Haber .